info@mekan.com

Sahrap Soysal: Benim İçin Yemek Tarifi Değil, Yemek Kültürü Önemli

27 Haziran 2016
Sahrap Soysal: Benim İçin Yemek Tarifi Değil, Yemek Kültürü Önemli
Ekranların tatlı dilli, güler yüzlü, enerjisi kendinden taşan yemek programı sunucusu Sahrap Soysal’ı birinci yılını kutlamaya hazırlanan mekanı Sahrap Pera’da ziyaret ettik. Belki de bugüne kadar hakkında hiç bilmediklerinizi konuştuğumuz, tadına doyulmaz bir sohbet gerçekleştirdik ve çocukluğundan aile yaşantısına, yemek merakını televizyona taşımasından ödüllerine kadar dopdolu bir yaşamın hikayelerini dinledik. Sizlerle paylaşmaktan da keyif duyuyoruz.

Sahrap-Soysal-Sahrap-Pera

Anadolu yapılanmaya başladığında Türkiye’nin ilk yüksek mühendislerinden biri olan bir babanın kızı olarak dünyaya gelen Sahrap Soysal, tüm çocukluğunu Anadolu’yu şehir şehir gezerek geçirmiş. Diğer kardeşleri annesiyle vakit geçirirken, Sahrap Hanım babasıyla restoranları gezip bölgenin kendine has lezzetlerini tatmaktan ve kültürünü keşfetmekten daha fazla keyif alıyormuş. Küçük yaşta o kadar gezmek ve yemek deneyimlemek, zamanla sağlam bir damak tadının gelişmesini sağlamış. Lezzetli bir ele sahip olma şansıyla birlikte çocukluğunun bu güzel anılarını mutfağına yansıtan Sahrap Soysal, kendisini bu alanda bekleyen başarıdan ve ünden habersiz ODTÜ Kimya Bölümü'nde okuyup mezun olmuş. Evli ve iki çocuk sahibi Sahrap Hanım, ikiz olan oğullarını 40 yaşından sonra dünyaya getirmeye karar verince teknik anlamda çalışmalar yürüttüğü ve yöneticilik yaptığı mesleğinden bir süre uzaklaşmak zorunda kalmış. Aynı zamanda yedirmeyi içirmeyi, muhteşem yemekleriyle evinde eş dost, misafir ağırlamayı seven Sahrap Hanım’ı yemek konusunda bugünlere getiren temeller de işte tam bu dönemde atılmış. Yine bir akşam televizyoncuların, gazetecilerin ağırlandığı Sahrap Hanım’ın masasında Kanal D’de bir program yapılmak istendiği fakat sponsorun sanatçı, artist ya da manken değil, 40 yaşlarında, çocukları olan ve iyi yemek pişiren bir hanım istediği bilgisi kendisiyle paylaşılmış. İlk başta gülüp geçilen televizyon macerası, ertesi gün Sahrap Hanım’ın stüdyoya gitmesiyle başlamış olmuş. Türkiye’nin en çok izlenen kanallarında programlar yapan Sahrap Soysal’a zamanla gazeteler köşe yazıları yazması için, kitabevleri tariflerinden kitaplar basmak için tekliflerle gelmişler. Böylelikle yemekçilik anlamında ciddi adımlar atan Sahrap Hanım, tam 16 yıl boyunca televizyon programı yaparak hanımların idolü ve bir nesli büyüten tariflerin yaratıcısı olarak hayatlara dokunmaya devam etmiş.

''Benim için yemek tarifi değil yemek kültürü önemli. Bu toprakların yemek kültürü mirasının yaşatılması gerektiğine inanıyorum. Dünya’nın hiçbir ülkesinde böyle bir zenginlik yok. Dünya’nın hiçbir yerinde yemeklere bizdeki kadar maniler, şiirler, hikayeler yazılmamış.''

Daha çocukluk yıllarından herşeyi not etme alışkanlığı olan Sahrap Soysal, tüm o anılar ve tarifleri içerisinde bulunduran, Anadolu’nun 38 ilinin kap kacak ve örtülerine kadar yemek kültürünü yansıtan ilk kitabı ''Bir Yemek Masalı'' ile 2004 yılında Dünya’nın En İyi Yerel Yemek Kitabı ödülünün sahibi olmuş. Gourmand tarafıdan verilen bu özel ödülü Kraliçe’nin kız kardeşinin elinden alan Sahrap Hanım, kurumun Türkiye’deki tek temsilcisi olarak yeni yazılan kitapları değerlendirmeye devam ediyor. 

Sahrap-Soysal-Sahrap-Pera-Bir-Yemek-Masalı-Kitap

Yemeklerin koku ve tatlarıyla insanları çocukluk yıllarına sürüklemesi özelliğine dikkat çeken Sahrap Soysal, Rahmi Koç ile olan hoş bir anısını da bizlerle paylaştı. ''Rahmi Koç bir gün Sahrap Hanım’a kalabalık bir arkadaş grubuyla yemeğe gelir. Sahrap Hanım, Ihlamur Yaprağına Sarılmış Dolma ve Beni Unutma Tatlısı gibi lezzetlerin yanında Rahmi Bey’in Ankaralı olmasından dolayı bir de Sütlaçlı Köftür Tatlısı hazırlar. Rahmi Bey Köftür’ü yediğinde inanamaz, çünkü bu çok eski bir tatlıdır ve Rahmi Bey’in çocukluğuna ait bir lezzettedir. Rahmi Koç hemen kendi aşçısını Köftür öğrenmesi için Sahrap Hanım’a gönderir ve çiçekler, çikolatalar ile sunduğu memnuniyet mesajlarıyla şükranlarını iletir.'' Zaman içerisinde Rahmi Koç gibi daha pek çok kişi aynı hazzı Sahrap Hanım’ın yemeklerinde bulmuş ve unutulmaya yüz tutmuş damak anılarını canlandırmaya nail olmuştur. 

Anadolu Yöresel Mutfağı uzmanı olan Sahrap Soysal, tutkuyla bağlı olduğu ve bilgisine, becerisine her geçen gün yenilerini kattığı yemek sevdasını, birinci yılını kutlamaya hazırlanan restoranı Sahrap Pera’ya taşıdı. Yerli yabancı, ünlü ya da yemek meraklısı herkesi müthiş bir konukseverlikle ağırlayan Sahrap Hanım, anaç sevgisiyle hazırladığı başka yerlerde kolay kolay bulamayacağınız kendi reçetesi olan tariflerini mekanında sunmaya devam ediyor.

İmza Yemek: Pehli

Sahrap-Soysal-Sahrap-Pera-Pehli-Yemek-Anadolu-Yemeği-Tarif

Anadolu’nun en eski yemeklerinden biri olan Pehli, Sahrap Soysal’ın kendine has tarifiyle sunduğu imza yemeği olarak Sahrap Pera menüsünün en özellerinden biri olarak yerini alıyor. Yüzyıllarca düğün ve davet yemeklerinde başrol oynayan bu lezzet, kendi adını taşıyan özel bakır Pehli tencerelerinde pişiriliyor. Kuzunun en değerli yeri İncik’ten yapılan bu yemek, nohutlu pirinç pilavı ile servis edilse de, Sahrap Pera’da farklı olarak üç farklı renkteki biberlerle pişen arpa şehriye pilavı ile sunuluyor. Soğan ve sarımsak kavrulduktan sonra içerisine sarı, kırmızı ve yeşil biberler tavla zarı şeklinde doğranarak ekleniyor ve güzelce soteleniyor. Sonrasında kabuğu ve çekirdeği çıkartılmış konkase domates eklenip, kekik ve rose marine baharatları ilave ediliyor. Başka bir tencerede arpa şehriye yağ ile kavruluyor ve rengini aldıktan sonra bu karışıma eklenip az su ile birlikte çektiriliyor. Kuzu incik ise tuzla iyice ovulduktan sonra Sahrap Pera’nın içinde kurulmuş olan taş fırında mühürleniyor ve 140 derecedeki fırında 3,5 saat kadar pişiriliyor. Kendi buharı içinde pişen yumuşacık incik, suyunun da eklendiği pilavın üzerine haşlanmış nohutlar dağıtılarak sunuluyor. 

Sahrap-Soysal-Sahrap-Pera-Pehli-Anadolu-Yemeği-Tarif

Kendi hikayesini, kendi topraklarının mistik havası ve yemek kültürü ile günümüze taşıyan Sahrap Soysal’a ve tüm Sahrap Pera ailesine sonsuz teşekkürler. Yolunuz Beyoğlu’na düştüğünde Sahrap Hanım’ın birbirinden benzersiz tariflerini ve hayran kalacağınız enerjisiyle iki lafın belini kıracağınız sohbet imkanını deneyimlemenizi tavsiye ediyoruz. 
Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR

Sütiş, yıllar sonra kalıplarını kırıp başka bir koldan, genç ve dinamik bir ekiple yoluna modernize olmuş versiyonu Emirgan Sütiş olarak konuklarını ağırlamaya başladı. Sütlü tatlılarıyla bilinen Emirgan Sütiş, alanında uzman ve deneyimli Şef Yeşim Erol ile menüs…
Kasım ayının ilk söyleşisini, Teşvikiye'nin elit ve gözde restoranı Nopa'nın dünya tatlısı şefi Deniz Ahmet Köse ile gerçekleştirdik. Tanışmaktan müthiş keyif duyduğumuz, yemek aşkına, başarılarına ve bilgisine hayran olduğumuz Deniz Şef'in çocukluğ…
İstanbul’un en güzel konumdaki restoranlarından biri olan Feriye Palace'ın şefi Aydın Demir bu ayki konuklarımızdan. Şefin başarılarla ve yeniliklerle dolu meslek hayatını tadına doyulmaz bir sohbetle masaya yatırdık.  1969 Bolu Mengen doğumlu şef, dört kuşaktır yeme i&cc…
Anadolu’nun en özel yöresel tatlarını misafirlerine sunan Kiva, bomontiada’daki yepyeni mekanında -akşamları meyhane konsepti ile- misafirlerini ağırlıyor. Kiva'nın en başından beri içinde olan Şef Deniz Şahin Galata'da olduğu gibi Bomonti'de de eşsiz dene…
2015 yılında mekan.com üyeleri tarafından yılın en iyi meze mekanı seçilen Mezedaki'yi ve hem sahibi hem de şefi Meri Çevik Simyonidis'i daha yakından tanımak için soluğu Uniq İstanbul'da aldım. ‘'Şefler Ve İmza Yemekler'' bölümü…
Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine sosyal medyadan Simple'ı araştırırken Şef Hakan Akıncı'ya rastladım ve hem Simple'ı görüp tanımak hem de ''Şefler Ve İmza Yemekleri'' bölümümüzde kendisine yer vermek için Şişhane'nin yolunu t…
''Şefler Ve İmza Yemekleri'' bölümümüzde bu sefer bir taşla iki kuş vurdum. Ferahfeza'yı ziyarete gittiğimde, mutfakta birbirinden yetenekli ve donanımlı iki şefle karşılaştım. Biri Özhan Şivetoğlu, diğeri ise Bülent Akkızoğlu. İkisi de ayrı hayatlar…
''Şefler Ve İmza Yemekleri'' bölümümüzde çok özel isimlerle yol almaya devam ediyoruz. Hem şefleri tanıyıp hem de onların tecrübeleriyle hazırlanmış imza lezzetlerini incelediğimiz yazılarımızda bu hafta, CVK Park Bosphorus Hotel’in şefi Ey&…
1988 İstanbul doğumlu olan Hakan Özfırıncı, mesleğe alaylı olarak başlayıp eğitimiyle birlikte kısa sürede yükseliş göstermiş gencecik şeflerimizden biri. Dedeleri fırıncı, babası ise sakatatçı olan Hakan Şef, babasının sık sık gerçekleştirdiği yurt dışı seyahatleri…
Aslen Çorumlu olan Şef İzzet Yaşar, 1976 Tekirdağ doğumlu. İlk okulun sonunda girdiği Anadolu Lisesi sınavlarında, Bolu Mengen Anadolu Aşçılık Meslek Lisesi’ni kazanıp yatılı olarak orada okumaya başlamış. Tercihlerini öğretmeni yaptığı için şefin böyle başarılı …
İLGİLİ MEKANLAR
#
Mobil ile Her Yer Elinin Altında!
Yoldayken acıktığında ya da yeni mekanlar görmek istediğinde mekan.com uygulamasını kullanarak sana en yakın mekanları keşfet!
#
Restoran Paneli İşletmenizi internete taşıyın,
milyonlarca kişiye ulaşın!
HEMEN KAYIT OLUN